KANGAL KÖPEGİ
1. KANGAL ÇOBAN KÖPEĞİ TARİHÇESİ
🔹İlk rivayete göre, Hint Mihracesi tarafından Osmanlı Padişahına bir Köpek Hediye edilir. Bu padişah Muhtemelen Yavuz Sultan Selimdir. Hediye edilen köpek Kangalın Sivas İli, kangal İlçesi, Delikbaş Köyü yakınlarında kaybolur. Köpek, tüm aramalara rağmen bulunamaz. Kangal Köpeğinin bu kaybolan köpekten türediği şeklindeki rivayet Kangal Köpeğinin kökenini de Hindistan olarak kabul eder.
🔹Diğer bir rivayet ise Kangal Köpeğinin kökeninin Anadolu olduğunu söyler. Eski Anadolu uygarlıklarının vahşi hayvanlardan korunmak için arslan gibi güçlü ve iri yarı olan bu köpekleri kullandıkları söylenmektedir. Evliya Çelebide Seyahatnamesinde Kangal Köpeklerinden bahsetmektedir. O da bu köpeklerin arslan kadar güçlü ve cüsseli olduğunu yazmaktadır. Doğan Kartay hem kendi kitabında hem de 1. Uluslar Arası Kangal Köpeği Sempozyumunda sunduğu bildiride, Kangalların, Osmanlı Döneminde Yeniçeriler tarafından hem askeri işlerde hem de savaşlarda kullanıldığından bahsetmektedir. Kartayın bildirisinde, Romalılarda arslan sözcüğünün karşılığı olan Samson kelimesi Anadolu’da Samsun olarak benimsendiğini ve Kangalların arslana benzetildiği için Kangalları kullanan birliğe Samsoncular dendiğini söylemektedir.( Söylenen bilgilerin net bilgi olmadığını bildirmek isterim )
2. GENEL ÖZELLİKLER
Dünyada emsali görülmemiş bir köpek türü olan Kangal Çoban köpekleri, Türkiye'de ve yabancı devletlerde haklı bir üne sahiptir. Kangal Çoban Köpekleri çok cesur, gayet hızlı ve çeviktirler. Kadın ve çocuklara karşı gayet uysal, kötü niyetli kişilere karşı son derece saldirgan olan Kangal köpekleri çok zeki, ön sezileri kuvvetli ve sahibine aşırı bağlıdırlar.
Kangal Çoban Köpekleri görevlerine çok sadıktırlar. Şöyle ki; dağda sürüden ayrılan veya geride kalan koyunun başından günlerce aç ve susuz beklediği söylenmektedir.
Kangal Çoban Köpeğine sahip çiftçilerin en büyük gurur kaynağı köpeklerinin kurt boğmalarıdır. Kurt boğan köpeğe sahip olmak onlar için bir ayrıcalık ve övünç kaynağıdır.
Yüzyılların ihmaline rağmen ne ırk vasıflarından ne de yüksek ruh yapısından en ufak bir taviz vermemiştir. Kan asaletine çok bağlıdır. Doğada serbestken bile başka bir karnivorla çiftleşmesi mümkün değildir. 1975 yılında askeri amaçla eğitime alınmış ve asırlardır bu yönde eğitim gören köpek türlerinden çok daha yetenekli olduğunu kanıtlamıştır.
3. IRK ÖZELLİKLERİ
🔸Burun Ağız Yapısı
🔹Ağız burun yapısı kısa küt çene kuvvetlidir. Dişler sivri ve sağlam, dudakları sarkıktır. Göz, kulak, ağız etrafı ve burun üstüne kadar siyahtır.
🔸Gözler
🔹Kafatasına göre oldukça küçük yuvarlakça olup altın ve kahverengi arasında bir renktedir. Göz etrafı siyahtır. Bakışlar canlı ve asildir.
🔸Kulaklar
🔹Orta boyda üçgen şeklinde, uçları yuvarlak, kafasına yapışık ve sarkıktır.
Kafanın ve Göğüsün Görünümü: Önden bakıldığında aslanı andırır. Kafa iri, güçlü bir boyun ile desteklidir.
🔸Boyun
🔹Hafifçe eğik, güçlü ve adaleli, orta boyda, oldukça ayrık, düz, kalın kemikli, ayak bilekleri kuvvetli ve uzundur. Ön göğüs arkasına göre daha geniş ve omuzlar adalelidir.
🔸Gövde
🔹Gövde baştan sonra bir kare şeklindedir. Vücut güçlü, adaleli, hiçbir zaman şişman değildir. Dirsek hizasına kadar göğüs derin, karin hafifçe içine çekiktir.
🔸Bacaklar
🔹Bacaklar güçlüdür. Ön bacaklar arka bacaklara göre daha güçlüdür. Ayaklar iri yapılı, kuvvetli, parmak bombeli ve siyahtır.
🔸Kuyruk
🔹Oldukça yüksek olup, rahat durumda iken düşük ve kıvrık, uyarıldığı zaman sırt üzerinde yüksek ve kıvrıktır.
🔸Vücut Rengi
🔹Bozdan çelik rengine kadar olabilir. Göğüste beyaz bir madalyon bulunabilir.
🔸Post
🔹Sık bir alt post üzerinde kısa ve yoğun bir tüy yapısına sahiptir.
🔸Ağırlık
🔹Erkeklerde 50 - 60 kg , Dişilerde 41 - 59 kg
4. DÖL VERİM ÖZELLİKLERİ
🔸Kangal köpeklerin de Kızgınlıklar dönemleri tüm yıla yayılabilir. Kangal köpeklerinde kızgınlık dönemleri daha çok ilkbahar, yaz ve kış mevsiminde görülür. Kızgınlık gösterme oranı Bu oran bakım beslenme şartları ile çok etkilendiğinden % 64 ile % 94 arasında değişir.
🔸Kangal köpeklerin de östrus siklusu 180 gün civarında olup Bu köpek ırkında ilk kızgınlık yaşı 8 aylık dönemlerde başlamaktadır. Gebelik oranı da bakım ve beslenme farklılıklarından dolayı % 64 ile % 94 arasında değişir.
🔹Kangal köpeklerinde bir doğumda ortalama yavru sayısı 7 - 8 civarında olup
ölü doğum oranı % 2 ile % 14 arasında değişmektedir. Çoklu doğum tipinin artışı ile birlikte ölü doğum oranı da artmaktadır.
🔸Bir buçuk yaşındaki bir erkek köpek ilk çiftleşme için ideal yaşa gelmiş sayılır. Bu yaşta erkek Kangal köpeğinin yapısı tam olarak gelişmiştir. Dişiler için uterusun gerekli büyüklüğe ulaşacağı 2. veya 3. kızışma dönemine kadar beklenmesi tavsiye edilir.
🔸Dişiler yaklaşık 180 günde bir kızışma dönemine girerler. Cinsel dürtü daima erkek köpekte görülürse dişinin kızışma döneminde huzursuz olup alışık olmadığı hareketler yapar. Vulva şişer ve birkaç gün içerisinde bol ve kanlı, özel kokulu vajina akıntısı başlar. Bu koku erkekleri yüzlerce metre uzaktan etkileyebilecek niteliktedir.bıraktığı kokulu bu salgı sayesinde erkek harekete geçer. Verimli bir çiftleşme sağlamak için en uygun zaman 2. haftanın sonuna doğrudur. Bu sırada dişi köpek kendisine yaklaşan erkek köpeklerden seçtiğine uygun karşılık verir. Bu sırada ovulasyon tamamlanmış olur. Çiftleşmeden emin olmak için çiftleşmeyi takip eden 24 ile 48 saat sonra tekrarlamak gerekir. Üreyebilme yaş ilerledikçe azalır. Önce dişi de, sonra erkekte kaybolur.
5. GEBELİK VE DOĞUM
Kangal köpeklerinde gebelik süresi 58 - 63 gündür. Gebeliğin 5. haftasından sonra köpeğe ağır ve yorucu görev verilmemelidir. Gebe köpekler çok soğuk ve sıcaktan korunmalı, koşmalarına ve atlamalarına izin verilmemelidir. Ayrıca soğuk su, donmuş gıda, ekşimiş ve küflü gıdalar verilmemelidir.
🔸Dişinin huzursuzluğu, iştah kaybı, vücut ısısının 37 dereceye düşmesi ve göğüslerinden sarımsı bir sıvının akması doğum anının yaklaştığını gösteren belirtilerden bazılarıdır. Gebe köpek genellikle çevrede topladığı bazı eşyalar ile önceden hazırladığı yerde doğumunu yapar.
🔸Yavrular birkaç dakika ile bir saat arasında değişen düzensiz aralıklarla gelirler. Köpeğin doğurma çabalarının boşa çıktığı açıkça anlaşılmadığı sürece telaşa gerek yoktur. Böyle bir durumla karşılaşıldığında Veteriner hekime başvurulmalıdır.
🔹Doğum süresi 8 saat hatta daha da fazla sürebilir.
6. BESLENME
6.1. Gebe ve Laktasyondaki Köpeklerin Beslenmesi
Köpeklerde fötüs, uterus, plesanta ve memelerdeki en büyük gelişme toplam 9 hafta süren gebeliğin son üç haftasında meydana gelir. Gebeliğin ilk dört haftasında normal beslenmeye devam edilmeli, beşinci haftadan itibaren azar azar miktar arttırılmalıdır.
Fazla sayıda yavru taşıyan gebe Kangal köpeklerinde gebeliğin son 7 - 10 gününde iştahsızlık oluşabilmektedir.Gebelik süresince enerji gereksinimi ortalama % 20 artar. Gebelik ve doğum sırasında taze karaciğer, haftada iki - üç defa 15 - 30 gr miktarında verildiğinde oldukça etkili bir takviye yapılmış olacaktır.Keza protein düzeyinin % 2 - 4 oranında arttırılması yavrularında daha güçlü olmalarını sağlar.
🔸Süt salgısı 5. - 6. haftaya kadara artar, sonra azalır. Laktasyon döneminde normal bir süt verimi için ana optimum düzeyde beslenmelidir. Gıda alımı doğumdan sonra artarak, doğumdan 3 - 4 hafta sonra maksimuma ulaşır.
6.2. Yavru köpeklerin Beslenmesi
🔸Yavrular 6 haftalıkken sütten kesilir yada analarından ayrılırlar. Ancak yavrular en az 6 - 7 aylık olana kadar süt verilmeye devam edilmelidir. Sütten kesme belli aralıklarla analarından uzaklaştırılarak yavaş yavaş yapılmalıdır. Bu yaştan önce dişler tam olarak gelişmediği için sert yiyeceklerden kaçınılmalıdır.
🔸Bununla birlikte ananın sütü yoksa veya yavru sayısı fazla ise eniklere ilave beslenme uygulanmalıdır. Bu amaçla; inek sütü, krema, yumurta sarısı, kemik unu ve vitamin takviyesi yapılabilir. Fakat bu işlem oldukça zahmetlidir. Zira sütün her öğünde taze olarak hazırlanması gerekir. Bunun yerine ticari yavru köpek mamaları, ılık suda eritilerek verilebilir.
Yavrular 3 haftalık olduklarında, ana sütüne veya süt ikamelerine ilaveten çeşitli yiyeceklere alıştırılmaya başlanır. Bu yiyecekler ilk önce lapa halinde olmalıdır. Ve yavaş yavaş et, karaciğer, kaynatılmış yumurta ile desteklenmelidir. Ayrıca, ticari yavru mamaları sütle ıslatılarak verilebilir.
🔸Yavrular sütten kesildikten sonra sindirilme derecesi ve biyolojik değeri yüksek protein, yeterli vitamin ve kalsiyum içeren, kalsiyum-fosfor oranı uygun olan maddelerle beslenmelidir.
6.3. Genç köpeklerin Beslenmesi
🔸Genç köpeklerde 3 aylık olana kadar günde 4 - 5 kere, 3 - 5 ay arasında 3 kere, 5 - 10 ay arasında 2 kere, daha sonra bir veya 2 kere mümkün olduğunca aynı saatlerde mama verilir. Büyüme çağındaki köpeklere ihtiyaçlarından fazla mama verilmemelidir. Çünkü çok hızlı büyüme iskelet bozukluklarına yol açabilir. Bunun için canlı ağırlık artışı düzenli olarak kontrol edilmeli ve büyüme oranına göre diyet düzenlenmelidir. Dokuz aylık yavruların günlük mama tüketimleri, ergin köpeklerinkinden yaklaşık % 10 fazladır.
6.4. Yetiskin Köpeklerin Beslenmesi
🔸Yetişkin Kangal köpekleri günde bir defa hep aynı saatlerde beslenmelidir. Orta boy bir köpek için yaklaşık 2 kg'lık bir diyet düzenlenir. Böyle bir diyetin yaklaşık 1/3 'ü et, 1/3 ü tahıl ve sebze karışımı 1/3'ü de su şeklindedir. Diyetin miktarı hayvanın canlı ağırlığına, kondisyonuna ve yaptığı işe göre ayarlanmalıdır. Örneğin köpek zayıf ise ya da fazla çalışıyorsa ilave olarak bir miktar süt, 1 yumurta, bir miktar sebze veya tahıl verilmelidir.
🔸Yetiskin köpeklerde halk arasında yal denilen arpa ununun sıcak su ile hamur haline getirilmesiyle elde edilen mamülden günde 2 kg kadar verilir. Buna ilaveten günde 25 gr. et, haftada 3 kere haşlanmış ve fazla sert olmayan kemik verilir.
7. GÜNLÜK BAKIM
🔸Özellikle dışarıdaki kulübelerde barındırılan, bekçilik gibi görev yapan köpeklerin, sağlığını korumak için Tımar denilen temizliğin her gün bir defa uygulanması gerekir.
🔸Köpek çok kirlenmemişse ayda bir kez yıkanmalıdır. Yıkama köpeğin kuyruğun- dan başlar, başına doğru devam eder. Bu sırada kulaklar ve göze sabun kaçmamasına dikkat edilmelidir. Kulaklar yıkama esnasında pamukla tıkanmalıdır. Bir köpeğin sağlığı bazı organlarına bakılarak kolayca anlaşılır.
🔸Hayvanların genel temizlik ve sağlık durumlarına rutin olarak bakılması ve gerek görüldüğü durumlara Veteriner Hekime gösterilip danışılmasi gerekmektedir.